Fed’in stop sinyali küresel piyasalarda yankılandı
Haziran ayında Fed Lideri Jerome Powell’ın duruş sinyali vermesinin ardından dolar gelişmiş ülke para birimleri karşısında değer kaybederken tahvil faizleri düşüyor.
Bloomberg Dolar Endeksi düşüşünü üçüncü güne taşırken, süreci 1.220 puan seviyesinde görüyor. 10 gelişmiş ülke para birimi de sabah saatlerinde dolar karşısında artıda.
Fed faiz kararına duyarlı olan ABD iki yıllık getirisi Çarşamba günü 16 baz puan düşerek %3.80’e geldi.
Asya Pasifik tahvillerinde de bir ralli var. Avustralya’nın 10 yıllık getirisi bu sabah yedi baz puan düşüşle %3.35’te işlem görüyor.
ABD hisse senedi endeksleri, Fed’in ardından Çarşamba gününü negatif kapattı. Vadeli işlemler hafif bir toparlanmaya işaret ediyor. Asya Pasifik Borsalarında karışık bir tablo var. Hong Kong Hang Seng %1 ile kazançlara öncülük ederken, Japon Topix düşüşte.
Fed’den stop sinyali
ABD Federal Rezervi faiz oranlarını çeyrek puan yükselterek, bunun ekonomik riskler tırmanırken 1980’lerden bu yana en agresif sıkılaştırmada son atılım olabileceğinin sinyalini verdi.
Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Komite gelen bilgileri yakından izleyecek ve para politikası üzerindeki etkilerini değerlendirecek” dedi. Mart ayı açıklamasında yer alan “ek politika sıkılaştırması uygun görülmüştür” ibaresi metinden çıkarıldı.
Bunun yerine metne “FOMC, ek politika sıkılaştırmanın ne ölçüde uygun olabileceğini belirlerken çeşitli faktörleri dikkate alacaktır” ibaresi eklendi. Fed Lideri Jerome Powell, bu değişikliğin faiz oranlarını Haziran’da sabit tutmanın bir işareti olup olmadığı sorusuna, “Bu, artık daha fazla faiz artırımı öngördüğümüz anlamına gelmeyen anlamlı bir değişiklik” dedi. Powell, “Yani toplantıdan toplantıya gelen verilere göre yolumuzu bulacağız” dedi. Haziran ayı toplantımızda da yaklaşımımız bu olacaktır” dedi.
Powell, ABD’nin ölçülü olmasını umduğu bir resesyon yaşamasının mümkün olduğunu ancak resesyondan kaçınmayı daha büyük bir ihtimal olarak gördüğünü belirtti. Powell, bankacılık şubesindeki inanç krizinin kredi koşullarının sıkılaşmasına neden olduğunu belirterek, “Kredi koşullarının sıkılaşmasının ekonomik aktivite, işe alım ve enflasyon üzerinde etkisi var gibi görünüyor” yorumunu yaptı.
